İsraf ile ilgili Atasözleri ve Anlamları
Karun malı olsa israfına yetmez. Türk Atasözü
Anlamı : İnsan ne kadar zengin olursa olsun isterse zenginlikte dünyanın en tanınmış kişisi Karun kadar zengin olsun israf ederse elindeki kaynakları kısa zamanda bitirebilir. İnsanoğlunun ihtiyaçları sınırsızdır ve zengin olsa bile satın alacağı şeyler bitmez. Eğer elindeki malın veya paranın kıymetini bilmeden sağa sola harcarsa kısa zamanda fakirleşebilir. Demek ki mal gereksiz harcama yani israf ile bitmektedir. İsraf etmeden malımızı korumalı ve Yüce Rabbimizin emrettiği gibi saçıp savurmayacağız.
Tasarrufun bir parçası israftır. Türk Atasözü
Anlamı : Bu atasözüyle anlatılmak istenen şey israftan kaçınmak bir çeşit tasarruf yapmaktır. Cimrilik olarak algılanmamalıdır. Çünkü İnsanlar gerektiği kadar harcayıp fazlasını da gereksiz yerlere harcayacağına biriktirirse ileride zorluklara karşı mücadele edebilir.
Birin kıymetini bilmeyen, bini toplayamaz. Türk Atasözü
Anlamı : Bu atasözünde küçük tasarrufları küçümseyen ve bunlara önem vermeyenlerin ileride büyük paralar kazanamayacağı ve büyük paralar biriktiremeyeceğini açıklarken. En küçük bir şeyin bile israf yoluyla heba edilmemesi anlatılmaktadır.
Damlaya damlaya göl olur, bakmaya bakmaya el olur. Türk Atasözü
Anlamı : Hepimizin bildiği gibi tasarruf etmenin önemini en iyi vurgulayan ve en sık kullanılan atasözüdür. İnsan bir taraftan tasarruf etmeye çalışırken diğer taraftan israf etmemeli, gerekmedikçe kullanmayacağı ve işine yaramayan eşyalar almamaya özen göstermelidir.
Hazıra Dağ Dayanmaz. Türk Atasözü
Anlamı : Elimizde bulunan mal ve para ne kadar çok olursa olsun gereksiz yapılan harcamalarla bir gün bitebilir. Bunun için elimizdekileri harcarken bir yandan da çalışarak yerine koymaya gayret etmeli, yerine koymaya çalışırken de israf etmememiz gerektiği anlatılmaktadır.
Cehd ile malını etme israf, düşmana kalırsa da dosta olma muhtaç. Türk Atasözü
Anlamı : Atasözümüzde mallarımızı dağıtmak, israf etmeye çabalama ki israf ettiğin şeyler yüzünden ne dosta ne de düşmana muhtaç duruma düşme denmektedir.
Erkek getirmeyi, kadın yetirmeyi bilmeli. Türk atasözü
Anlamı : Ailede erkeğin çalışarak evin ihtiyaçlarını görecek parayı kazanması gerektiği, kadının da gereksiz israflar yaparak evin erkeğinin getirdiği parayı çarçur etmemesi anlatılmaktadır.
Güvenme varlığa, düşersin darlığa. Türk atasözü
Anlamı : İnsan ne kadar zengin olursa olsun gereksiz harcamaları, israf etmesi sebebiyle de yada başka sebeplerden fakirleşebilir anlamındadır. Burada insanın elinde olan yalnızca israf etmemesidir. Allah cc. hazretleri insanı isterse zengini fakir eder, isterse fakiri zengin eder. Ama insan elinden geldiğince israf etmez, parasını lüzumsuz işlerde harcamazsa bir nevi tedbir almış olur.
Bol bol yiyen bel bel bakar Türk atasözü
Anlamı : Bu atasözü, fazla tüketmenin ve israf etmenin sonucunda kişinin zor duruma düşebileceğini ifade eder. Yani, bugün aşırıya kaçan yarın eksikliğini çekebilir.
Azı karar, çoğu zarar. Türk atasözü
Anlamı : Her şeyde olduğu gibi tüketimde de ölçünün önemli olduğunu vurgular. Fazla tüketmek, hem maddi kayıplara neden olur hem de sağlıksız alışkanlıklara yol açabilir.
Su damlası deniz olur. Türk atasözü
Anlamı : Bu atasözü, küçük israfların zamanla büyük kayıplara yol açabileceğini ifade eder. Küçük tasarruflar, uzun vadede büyük bir birikime dönüşebilir.
Harcamaya gelince kesenin ağzı açık olur. Türk atasözü
Anlamı : Bu atasözü, bazı insanların harcamaya çok istekli olduklarını ve kolayca para harcadıklarını ifade eder.
Eli açık olmak başkadır, savurganlık yapmak başkadır. Türk atasözü
Anlamı : Cömertlik ile israfı birbirine karıştırmamak gerektiğini vurgular. Cömertlik, ihtiyaç sahiplerine yardım etmektir, israf ise gereksiz yere harcamaktır.
Bir lokma ekmek, bir damla su bile ziyandır. Türk atasözü
Anlamı : Bu atasözü, hiçbir şeyin israf edilmemesi gerektiğini, her şeyin kıymetli olduğunu vurgular.




































